10 Temmuz 2010 Cumartesi

HEKİMLER "AİLE HEKİMLİĞİ"Nİ TARTIŞACAK

GERÇEKLER SU YÜZÜNE ÇIKMAYA BAŞLADI.TEK HASTANE VE YATAK KAZANDIRMADAN DÖNÜŞÜM DİYENLERE.....




HEKİMLER "AİLE HEKİMLİĞİ"Nİ TARTIŞACAK



Aile hekimleri bu görevden ayrıldıklarında eski kurumlarına dönebilecekler mi?

İstanbul Tabip Odası, Aile Hekimliğini tartışmak için toplantı düzenledi. Toplantı 10 Temmuz 2010 Cumartesi günü İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Oditoryumunda yapılacak. Saat 12:30’da başlayacak toplantıda Aile Hekimliği konusundaki belirsizlikler ortaya konulacak ve hekimlerin görüşleri alınacak.

İstanbul Tabip Odasından yapılan açıklamada, İstanbul’da aile hekimliği seçme ve yerleştirme işlemlerinin 15 Temmuz’da başlayacağı hatırlatılarak şöyle denildi:

“Yaklaşık 3600 pozisyon için başvuran hekim sayısı 1875’tir. Yerleştirmelerin yapılacağı pozisyonlar, aile sağlığı merkezi açılması için belirlenen mekanlar ve altyapı durumları hakkında yeterli bilgi yoktur.


25 Mayıs 2010’da çıkarılan Aile Hekimliği Uygulama Yönetmeliği tam anlaşılamamışken yeni bir yönetmelik çıkarılmıştır. Uygulama yönetmeliğinde herhangi bir süre sınırı olmaksızın, aile hekimliğine geçen kamu personelinin aylıksız veya ücretsiz izinli sayılacağı ve aile hekimi olarak sözleşme imzalayanların kadroları ile ilişiklerinin devam edeceği belirtilmişti.
Bu durum meslektaşlarımız açısından “istediğimiz an geri dönebiliriz” düşüncesine yol açmaktaydı. Oysa son çıkan yönetmelikte “Aile Hekimi veya Aile Sağlığı Elemanı olarak sözleşme imzalayan personelin kadroları, sözleşme imzaladıkları Aile Hekimliği Biriminin bulunduğu Aile Sağlığı Merkezine aktarılır” denmektedir. Bu, çalışanların geri dönüş şansı olmaksızın kadrolarıyla birlikte Aile Sağlığı Merkezine geçmesi demektir. İstanbul gibi 14 milyonluk koca bir kentte gündelik çözümlerle başarıya ulaşmak diğer 46 ildeki gibi kolay değildir.”

İTO’nun açıklaması şu çağrıyla son buldu:

“Gelin;

Geri dönüşü mümkün olmayan, özlük hakkı koruması içermeyen,
Tüm geleceğimizi ipotek altına alan tek sayfalık sözleşmeleri,
Bu sözleşmeyi kiminle imzalayacağımızı,

İş güvencemizi ve mesleki bağımsızlığımızı, geleceğimizi birlikte tartışalım.
Bizlere dayatılan yarışma, rekabet ve tüketim anlayışına karşı çıkalım.
Yaratılmaya çalışılan bu sıkışmışlık, çaresizlik duygusundan sıyrılalım.”


Kaynak: Sağlıkta Gündem


ALINTIDIR