29 Temmuz 2010 Perşembe

TABİP ODALARINDAN SAĞLIK BAKANINA DAVET

Tabip Odaları bugün Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın hekimlerle ilgili son günlerdeki sözlerine yönelik tepkilerini göstermek için basın açıklaması yaptılar.

İZMİR TABİP ODASI BAŞKANI PROF.DR. ÖZER: -''SAĞLIK BAKANI PROF. DR. RECEP AKDAĞ'I, HEKİMLERE YÖNELİK TUTUMUNU DÜZELTMEYE DAVET EDİYORUZ''

İZMİR (A.A) - İzmir Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Erdener Özer, ''Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ'ı, hekimlere yönelik tutumunu düzeltmeye davet ediyoruz''dedi.


Prof. Dr. Özer, Oda Sekreteri Ceyhun Balcı ve Yönetim Kurulu Üyesi Ali Gül ile İzmir Tabip Odası'nda düzenlediği basın toplantısında, Sağlıkta Dönüşüm Programı'nın ''sağlığa zararlı'' olduğunu savundu.


Hükümetin hekimlere ve vatandaşlara ''yalancı bahar'' yaşatıp, yeşil kart dağıttığını, özel hastaneleri adres gösterdiğini öne süren Prof. Dr. Özer, şimdi ise ''Değirmenin suyunun kesildiğini, denizin bittiğini, reçetelerin paralı hale geldiğini'' belirterek şunları kaydetti:


''Anayasa Mahkemesi 'tam gün' gerekçesiyle hekimlerin köleleştirilmesi ve Cumhuriyet'in kuruluşuyla, hekimlerin kazanmış oldukları kimi hakların ortadan kaldırılması girişimlerine geçit vermedi. Anayasa Mahkemesi bu kararıyla birlikte hekimler için 'tam gün' kavramına da açıklık getirdi. Bundan böyle tüm hekimler ister üniversite, isterse Sağlık Bakanlığı kurumlarında çalışıyor olsunlar, haftalık 40, günlük 8 saatlik çalışma sürelerini eksiksiz yerine getireceklerdir. Bundan böyle bu çalışma süresinin yerine getirilmemesi ya da esnetilmesi gibi girişimler söz konusu olamayacaktır. ''


Prof. Dr. Özer, tam gün çalışma kuralının titizlikle uygulanması konusunda, bir hekim örgütü olan İzmir Tabip Odası'nın da ''gereken duyarlılığın gösterilmesini üyelerine tavsiye ettiğini'' anlatarak şöyle devam etti:


''Bizler hukuksal düzenlemelere saygılıyız. Hekimlerin yasayla belirlenen tam zamanlı çalışma süresinden arta kalan zamanlarında, yerine getirecekleri 'özel hekimlik' çalışmalarının önünde hukuksal bir engel bulunmamaktadır. Hekimlik ticari bir faaliyet değildir. Sağlık otoritesinin, Danıştay kararına rağmen bu faaliyeti engelleyici idari girişimde bulunmayacağını umuyoruz.''


Prof. Dr. Özer, sağlık hizmetinin öznesi ve vazgeçilmez unsuru olan hekimlerin bu süreçte çok incitildiğini, kendilerine yakıştırılan ''paracı'' ve ''tuzu kuru'' sıfatlarını kabullenmelerinin mümkün olmadığını belirterek, ''Onurumuz incitilse de, yılmadan iyi hekimlik yapmakta kararlıyız. Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ'ı, hekimlere yönelik tutumunu düzeltmeye davet ediyoruz''diye konuştu.



ANKARA (A.A) - Tabip Odaları tarafından, Anayasa Mahkemesi'nin kamuoyunda ''Tam Gün'' olarak bilinen yasa ile ilgili kısmi iptal kararı sonrasında, Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın açıklamalarını protesto etmek ve gelinen süreci değerlendirmek üzere Türkiye genelinde eş zamanlı basın açıklaması yapıldı.

Ankara Tabip Odasınca Sağlık Bakanlığı Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi bahçesinde gerçekleştirilen basın açıklamasında, Ankara Tabip Odası Genel Sekreteri Selçuk Atalay, kamu hastaneleri üzerinde ''tehdit'' ve üniversite hastaneleri üzerinde ''sindirme' hareketi sürdüğünü iddia etti. Atalay, bu süreçte yapılan açıklamaların hekimleri ''küçük düşürücü'' ve halka ''hedef'' gösteren tarzda olduğunu ileri sürerek, hekimlerin tüm bunlardan rahatsız olduğunu söyledi.
''Tam Gün Yasa'sını tek başına düşünmemek lazım. Yasa, kamu hastane birlikleri ve özelleştirilmiş sağlık kentleri ile birlikte düşünülmelidir. Çünkü, Tam Gün olmadan Kamu Hastane Birlikleri ve sağlık kentleri kurulamaz'' diyen Atalay, ''Tam Gün ile hekimlerin ucuz iş gücüne çekilmesi gerekiyordu. Hekimler bugün aldığı ücreti, yasa ile birlikte çok daha fazla süren bir çalışma ile ancak alabileceklerdi'' diye konuştu.

Atalay, Tam Gün'ün kısmen değil de olduğu gibi yasalaşmış olması durumunda vatandaşın mağdur olacağını ifade ederek, şunları söyledi:
''Bu sistem, hekim ne kadar çok hasta bakar, ameliyata girerse o kadar para almasını öngörüyor. Siz, bir hekimin baktığı 100. hasta olmak ister misiniz? O gün içinde ameliyat ettiği 10 hasta olmak ister misiniz? Bir hekim, 100. hastasına ne kadar iyi niyetli olursa olsun iyi hizmet veremeyecekti.''

-''YARGI KARARLARINA UYMAMAK SUÇTUR''-

Ankara Tabip Odası Genel Başkanı Beyazıt İlhan da Sağlık Bakanı Akdağ'ın süreç sonrasında yaptığı değerlendirmeleri eleştirerek, ''Sağlık Bakan'ını doktorlara yönelik, sevgisiz, hürmetsiz, değerbilmez üslup ve tutumundan vazgeçmeye çağırıyoruz'' dedi.

Sağlık Bakanı Akdağ'ın, ''Tuzu kuru doktorlar'', ''Neden bir üniversite öğretim üyesi, bir anabilim dalı başkanı 'muayenehanem olacak' der? O anabilim dalı başkanlığını, muayenehanesi için bir şekilde kullanıyor da ondan.'', ''Bir şef doktora Tabipler Birliğinin dediği gibi sekiz bin lira verirsem çalışmazlar'', ''TTB, sağlık hizmetlerinin paralı olmasını istiyor'' şeklinde açıklamalarda bulunduğunu dile getiren İlhan, ''Bu ifadelerin (ve Sayın Başbakan'ın 'Bana da kartvizit verdiniz. Beni de muayenehanenize çağırdınız' şeklindeki sözlerinin) meslektaşlarımız arasında büyük bir tepkiye yol açtığını belirtiyoruz'' diye konuştu.

İlhan, söz konusu yasanın, hem kamuda hem de muayenehanelerinde çalışan 4 bin 500 hekimle sınırlı olmadığını, tüm hekimleri ilgilendiren bir ''iş gücü piyasası düzenlemesi'' olduğunu ileri sürerek, şunları kaydetti:

''Hastalarımıza her bir muayene için 15 TL katılım payı ödeten, özel hastanelere giden sigortalılara yüzde 70, yüzde 100 ilave ücret zorunluluğu getiren TTB değil, Hükümet olmuştur. TTB'nin her zaman ve açık sözlülükle savunduğu, bütün sağlık hizmetlerinin ücretsiz olmasıdır. Sayın Sağlık Bakanı'na hatırlatırız. Hekimlere yönelik her türlü küçük düşürücü ifade, hastalarla aramızdaki güven ilişkisini tahrip etmekte, sağlıkta yaşanan sorunların faturasının hekimler olduğu algısına yol açmakta ve bizlere her gün polikliniklerde, acil servislerde, hastane koridorlarında şiddet olarak geri dönmektedir. Bunun ötesinde Sağlık Bakanı'nı hukuka saygılı olmaya çağırıyoruz.''

Anayasa Mahkemesi ve Danıştay kararları ortada iken Sağlık Bakanlığı 27 Temmuz 2010'da yayınladığı bir genelge ile kamuda çalışan hekimlerin 30 Temmuz 2010'dan sonra kamu görevleri dışında ikinci bir işte çalışamayacaklarını duyurmakta ve il sağlık müdürlüklerinden muayenehane sayılarıyla ilgili tabloları doldurup çetele tutmalarını istemektedir. Yargı kararlarına uymamak suçtur.''

Açıklamanın ardından hasta ve hasta yakınları da hastanelerdeki yaşadıkları sorunlarla ilgili eleştiride bulundu.

ALINTIDIR..AA